Demir, “Türkiye’nin terör, Uyuşturucu konularında Avrupa’yı gerisinde bırakan başarısı ortadayken, FATF’in böylesine haksız bir karar alınması, uzun bir süredir Türkiye’ye yönelik yapılan finansal operasyonların bir parçası olduğunun ilan edilişidir. “dedi.
Türkiye’nin Gri Listeye Alınma kararı, Türkiye’ye yönelik finansal operasyonların bir parçası olduğunun ilan edilişidir.
OECD’ye bağlı Mali Eylem Gücü’nün (FATF) çalışmalarını yakından takip ettiğinin altını çizen Demsa Holding yönetim kurulu Başkanı Hüseyin Demir, ’Türkiye Cumhuriyeti Maliye Bakanlığı ve Masak, FATF’in 2019 yılında yayınladığı raporda, Türkiye için yaptığı önerileri dikkate alarak kara paranın aklanması ve terörizmin finansmanının engellenmesinde Türkiye’nin FATF standartlarına uyumuna yönelik birçok mevzuat değişikliği ve önemli yasal düzenlemeler gerçekleştirmiştir. Yapılan önemli değişimlere rağmen gri listeye alınmasını anlamak mümkün değildir. Pandemi koşullarında bile üstüne düşeni yapan Türkiye’nin ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından yayınlanan genelgede FATF tavsiyelerinin dikkate alınarak, “Türkiye’de Suç Gelirlerinin Aklanması ve Terörizmin Finansmanı ile Mücadelede ve Müsadere Uygulamalarında Etkinliğin Artırılması Strateji Belgesi (2021-2025)”nin hazırlandığını duyurmasına karşın böyle bir kararın çıkmasının tek izahı vardır. O da pandemi koşullarına rağmen büyüyen Türkiye’nin ihracatta ortaya koyduğu rekor büyümenin engellemesine yönelik uzun bir süredir Türkiye’ye yönelik yapılan finansal operasyonların bir parçası olduğunun ilan edilişinden başka bir anlam taşımadığı, aşikardır.’ dedi.
Türkiye’nin gri listeye alınması büyük bir haksızlık.
OECD’ye bağlı Mali Eylem Gücü’nün (FATF), Türkiye’yi, kara para aklama ve terörizmin finansmanı ile mücadele konusunda yeterince çaba göstermeyen ülkelerin bulunduğu ‘gri liste’ye alması ve FATF Başkanı Marcus Pleyer, kararın gerekçesinde “Türkiye; IŞİD ve El Kaide gibi BM’nin terör örgütü olarak tanıdığı gruplara öncelik verip, riskleri de hesaba katarak terörizmin finanse edilmesine karşı yaptırım uyguladığını göstermelidir.” Sözleri alınan kararın ne kadar haksız ve başka emeller adına alınan bir karar olduğunu gözler önüne serdiğini vurgulayan Demsa Holding yönetim kurulu Başkanı Hüseyin Demir,’ Türkiye’nin tüm terör örgütlerine yönelik başarılı mücadelesi ortadayken ve bahsedilen örgütlerin finansmanı ve elemanlarının ekseriyeti Avrupa ülkelerinden olduğu gerçekliğinin göz önüne alındığında, bağımsız bir kuruluş olarak hareket etmek zorunda olan FATF’in bu kararı ile bağımsız olmadığı ve Türkiye’ye karşı uzun bir süredir yürütülen finansal operasyonların bir parçası olduğunu göstermektedir. Türkiye’nin gri listeye alınması büyük bir haksızlık ve biz bunu kınıyoruz. ‘dedi.
Türkiye’nin gri listeye alınmasını destekleyenlere dikkat edilmeli.
FATF’nin standartları, Türkiye’nin attığı önemli adımların ve de kararı ilişkin yapılan açıklamanın gerçeklerden ne kadar uzak olduğu belli iken bu kararı destekler nitelikte yapılan tüm açıklamaların çok manidar olduğunun altını çizen Demsa Holding yönetim kurulu Başkanı Hüseyin Demir,’ Türkiye’nin gri listeye alınması demek, Türkiye’ye yatırım yapmak isteyen yatırımcılarda azalma yaşanması muhtemel demek, Yurtdışında kredi bulmak daha da zorlaşacak demek, Sıcak para olarak tabir edilen ülkeye giren portföy akışının azalması demek, İhracat ve ithalatta yaşanacak sorunların çokluğu demek, FATF’nin gri listesinde bulunan Arnavutluk, Bahamalar, Babardos, Kamboçya, Gana, İzlanda, Jamaika, Moğolistan, Myanmar, Pakistan, Nikaragua, Panama, Suriye, Uganda, Yemen ve Zimbabve gibi ülkelerle ticarette, aynı ligde anılmak demek olduğunu biliyor ve yaşanan haksız kararı destekler nitelikte açıklama yapılmasının tek açıklaması, bizce yapılan operasyonun bir parçası olduğunu ilan etmek demektir. Milletimiz ve iş dünyamız bu çevreleri not almalıdır.’ dedi.